BDSM kadının varlığını kimi zaman abartılı bir şekilde kutsayan kimi rollerde ise hakaret boyutunda tüketen bir yapı olarak mı kabul edilmeli? Kendi zıtlıklarını ve hiyerarşik yapısını seke seke düze çıkarmaya çabalayan BDSM sanatı, şiddetin boyutu, öznelliği ve zevk dengesi arasında gevşek sınırlara sahip. Kadının toplumsal yerini düşündüğümüzde basitçe sub kalmak kimi toplumlarda kadın için zorunlulukken kimi toplumlarda ise sadece zevk veren bağımsız bir istek olarak kabul edilebilir. Ancak daha derinine indiğimizde modern Dünya'da BDSM ve kadın hakkında ne düşünüyorsunuz? Aksinden bakıp mistressların aşırı kutsanmış dişiliklerini de ilkel kavimlerde çok vajinalı tanrıçalara sunulan uçsuz saygı mı yoksa aymaz bir üstünlük çabası olarak mı görüyorsunuz?
sayın paimydues
konuya ilişkin fikirlerimin kısmıu ekserisini zaten sohbet esnasında serdettiğim için bilirsiniz kalan bölüm için de sitede forumda yer alan Gor başlığında bulunan link e tıklarsanız umarım sizinki ile aynı olmayan bir görüşe dair bilgilenmiş olursunuz .
Maksat asla ikna değildir ancak müsademe i efkar dan da barika yı hakikat çıktığını gözardı etmememiz gerektiği kanaatindeyim
bilvesile derin saygılarımın kabulünü dilerim
LPP
EVERY WOMAN HAS A SLAVE IN HER BELLY
merhaba paimydues;
yine buram buram paimydues kokan bir yazı yazmışsın. 
Kadın her konu da olduğu gibi BDSM de de başrol oynayan bir karakter, ister baskın, ister itaatkar rollerde olsun her zaman konunun merkezinde olan kişidir.
Aslında kadının ekonomik özgürlüğünü ve kazanması ve ataerkil düzenden sıyrılmaya başlaması ile birlikte BDSM konusunun insanlar arasında daha fazla ilgi çekmeye başladığını düşünüyorum. Neden mi?... (Şimdi yazacaklarım biraz hikaye gibi gelebilir size ama kafamdaki senaryoyu kurgulamak için tarih filmi gibi yazmak zorundayım :)) )
Kadın geçmiş yüzyıllar boyunca zekası ve güzelliğine rağmen fiziksel güç sahibi insanların - yani erkeklerin - hakimiyeti ve koruması altında bulunmuşlardır. Daha çok güzel sanatlarla ilgilenmişler, hayır işlerinde bulunmuşlar ve her zaman düzenin ve güzelliğin simgesi olmuşlardır. Modern zamanlara kadar kadın ile erkek arasındaki bu karşılıklı harika alışveriş (bir tarafın güzelliği ve aklı diğer tarafın gücü ve korumacılığı) çok adil olarak devam etmiştir. Teknolojinin gelişmesi, daha fazla para kazanma veya hayat mücadelesinin artması, erkeklerin düzenin içinde bir oyuncak olmaya başlaması ile zaman için de erkeğin hem toplum içindeki etkisi hem de kadın üzerindeki korumacı duruşu kaybolmaya başlamıştır. Kadın ise erkeğin boşalttığı bu role - ister istemez - girmek zorunda kalmıştır.
Şimdi diyeceksiniz ki BDSM bunun neresinde. Artık insanlar, kadın olsun erkek olsun bu eski düzeni yaşamak istiyor. Fakat günümüz şartlarında mümkün olmadığı için de bu ilişkiyi güç oyunları ile yeniden tatmak istiyor. BDSM aslında bir güç oyunu... (oyun diyince bazı arkadaşlarımız hemen tepki verebilir... BDSM yi bir köşekapmaca tarzı oyuna benzetmediğimi anlamışsınızdır umarım )
Şimdi de diyeceksiniz ki eee kadının baskın bir rolde olması durumunu nasıl değerlendiriyorsun?... Ben bunu kadının bu rol değişimine baş kaldırısı ve isyanı olarak değerlendiriyorum.
Bilmiyorum umarım çok kafa karıştırmamışımdır. :)))
forumda iyi eğlenceler dilerim...
İnsanın Sevgisi Ne Kadar Büyükse Vereceği Ceza da O Kadar Büyük Olur...
--modern Dünya'da BDSM ve kadın hakkında ne düşünüyorsunuz?
Öncelikle bunun şuan yaşadığımız zamanla ilgili olduğunu hiç düşünmüyorum ister modern ister ortaçağ isterseniz ateşin bulunması diyelim :))
Bunun sadece güdü ile alakası vardır.
İnsan içinde köle olduğunu hissediyorsa ve sınırlar konusunda ne noktada olduğunu keşfetmisse zaten bahsettğiniz "gevşek acı sınırları" diye bir kavram da söz konusu olamaz. Eğer Efendi ruhlu ise zaten yaşadıkları edinmiş olduğu tecrübeler ve o üstün saygınlık zaten kendiliğinden yaşanacak olan ,olması gerektiği gibi düzgün bir BDSM ilişkisi yaşanacaktır.
Burada ben BDSM de ister köle olsun ister Sahibe kadının aşağılandığını düşünmüyorum.
Bir köle kadın da bunu düşünmüyordur. Kim aşağılandığı bir ilişkide eğitimini devam ettirip o hissetmek istediği hazzı hissedebilir ki Eğer ki kastınız kadına şiddet ya da zulüm olayları açısından yaklaşmak ise rıza gösterildiğini ve belli başlı sınırların korunması konusunda anlaşılarak başlandığı unutulmamalıdır.
Bunlar sadece okuduklarımdan, bana anlatılanlardan ve hissetmek ya da yaşanması gerektiğine inandığım BDSM ilişki şeklidir.
SAdece nacizane düşüncemdiiir.
Not 1 : Çok bilmiş değil okumuş olarak düşünün lütfennn :))
Not 2 : tekrar lütfennn :))
Aidiyet yürektedir. Yürek de dil gibi sersem değildir. :))
perdido, çok okumuş oldun sen artık ne güzel. Birçoğumuza örnek bu yaklaşımın için teşekkürler.
Ayrıca dediğin doğru, insan aşağılandığını hissetse ne işi var bir BDSM ilişkisinde? Kaldı ki kendi rızası ile bu durumu kabul etme (hatta arzu etme) güçlülüğünü gösterebilen biri ne kadar aşağılanabilir ki? ya da yapılanlar ne kadar gerçek, iç acıtan bir aşağılanma olabilir ki?
perdido, çok okumuş oldun sen artık ne güzel. Birçoğumuza örnek bu yaklaşımın için teşekkürler.
Ayrıca dediğin doğru, insan aşağılandığını hissetse ne işi var bir BDSM ilişkisinde? Kaldı ki kendi rızası ile bu durumu kabul etme (hatta arzu etme) güçlülüğünü gösterebilen biri ne kadar aşağılanabilir ki? ya da yapılanlar ne kadar gerçek, iç acıtan bir aşağılanma olabilir ki?
Sevgili Masternick,
Burada edindiğim bilgileri bu paylaşımları yapan arkadaşlarıma, sabırla bana cevaplarını yönelten çok değerli isimlere teşekkür ederim. Hem de çok
Ayrıca her konuda rıza ve sınırlar hiç unutulmamalıdır diye düşünüyorum.
Her sorunun yanıtı belli başlı kelimeler kavramlar arasında dönmektedir.
Güven, tam teslimiyet için rıza ve karşılıklı belirlenen sınırlar.
Bu üçgenin içerisinde istenildiği şekilde ilişkiyi yaşama hakkına sahiptir herkes :))
Tekrar teşekkür ederim :))
Aidiyet yürektedir. Yürek de dil gibi sersem değildir. :))
