Sohbet bölümünde yaptığımız güzel paylaşımlardan ve Bia Style'ın yönlendirmesiyle konuyu buraya da aktarmak istedim.
Benim değişken (switch) role ilişkin bakış açım bir ilişkide efendiyken diğer ilişki de köle olmaktan ziyade aynı ilişki içerisinde her iki hazzı da yaşayabilmektir. Sadece koyun ya da sadece çoban olmak değil, koyunun neler hissettiğini daha iyi anlayabilmek için koyunluk yapmak ve çobanın neler hissettiğini daha iyi anlayabilmek için de çobanlık yapmak gereklidir diye düşünüyorum.
BDSM'nin açılımındaki Sadizm ve Mazoşizmi birlikte içinde hissedebilir insanlar, illa ki sadist ya da mazoşist kalmaz zorunda olmamalıdırlar. Değişkenlik te buradan kaynaklanıyor bence, iki yönünü de beslemek isteyebiliyor insan.
Güzel paylaşımlar olabileceğini düşündüğüm için fikirlerinizi yazmaktan çekinmeyin dostlar 
HAZZA HAZ KATMAKTIR NİYETİM
Bu konudaki fikirlerimi bilenler biliyo zaten (: (:
ayıkol sadece bilen bilmekle kalmasın, yaz sen yine de
HAZZA HAZ KATMAKTIR NİYETİM
Düşüncem şöyle ki ;
Çift simli telefon gibi oluyo , yani bi avea geliyo bi turkcell (:
+++
EVERY WOMAN HAS A SLAVE IN HER BELLY
Öncelikle konuyu açtığın teşekkür ederim madozz. Bu konu aslında uzun uzun tartışılacak bir konu. Odada da söylediğim gibi , Switchlik bir ruh halidir. Siyahı da beyazı da aynı bedende barındırmaktır. Ve herkesin içinde ikisinin de var olduğuna inanıyorum. Sadece geri dönüşümünün doygunluğu değişir. Yani bazılarımız bundan yeterli doyumu hissetmez. Güce itaat etmek ve boyun eymek ise mevzu , her insandan daha dominant bir karakter muhakkak vardır. Kendinden daha güçlü bir dominantın karşısında boyun eğmek kendini inkar etmek diğildir. Aksine dominasyonu zaman içinde beslediğini düşünüyorum. Bazıları ego yüzünden kendini birinin önünde diz çökerken görmek istemez. Fakat aynı kişiler kölenin güçlü olduğunu da savunur 8) . Bu değişken ruh hali bir tutarsızlık değildir. BDSM in sunduğu iki duygudan da haz alma durumudur. Bu durum ne kişinin dominant tarafını zedeler , ne de itaatkarın ait olma hissiyatını.
ANCAK ;
Söylediğin gibi aynı kişi ile iki durumu yaşamak söz konusu olduğunda bu BDSM in doğasına aykırı bir noktaya geliyor. Demek istediğini gayet net anlıyorum. Aynı kişi ile BDSM in sınırsızlığını yaşamak istemen , o kişinin diğer taraflarını da merak ediyor olmanı anlıyorum. Fakat Bu malesef günlük ilişki biçimlerinde mümkün. Bir kişi birine itaat ediyorsa , onu domine etmesi mümkün diğildir. D/s ilişki tam itaati ve tam Dominasyonu gerektirir. Sırayla rolleri değiştirdiğiniz noktada kim çoban kim koyun birbirine karışır. Koyun koyunluğu kaybeder, çoban da çobanlığını.
Kim kimi güdüyor - güdecek ??
Evet BDSM in insan sayısı kadar rengi var , fakat belli temeller üzerine kurulu. Fantazi ya da günlük ilişkileri ayrı tuttuğumuz zaman , ''aynı kişi'' ile iki duyguyu da yaşamak mümkün diğildir. ''Aynı zaman diliminde'' iki farklı kişi ile bunu yaşamak da ilişkiyi çıkmaza sokar. Eğer bir Dominant aynı zaman diliminde başka birinin kölesi ise , domine ettiği kişi üzerinde etkili olabilir fakat Efendisinin sınırları dahilinde. =))
Yani aslında Dominant kişinin Efendisi hepsinin üstündedir. Efendinin izin verdiği ölçüde domine edebilir ki bu da D/s in doğasına bir ölçüde aykırı. Dediğim gibi eğer 7/24 ilişkilerden bahsediyorsak bir kişi birinin ya kölesidir ya da Efendisidir.
BDSM dünyasının çeşitleri olduğu kadar belli bir dinamiği vardır. Bu dinamiği stabil ve uzun süreli kılmak için bazı temelleri iyi benimsemek gerekiyor. Ben bir switchim evet. Fakat itaat etmemi sağlayacak kişi Efendimdir. Onun gücü ve dominasyonu sayesinde itaat ediyorum. Bunun için yaşanmaşlık , zeka ve potansiyel gücü etkili kullanabilme yetisi önemli. Switcherların rolleri belirlemesindeki en önemli etken karşısında kim olduğudur. Zekasına ve gücüne hayranlık duyduğum kişinin önünde diz çökebilmek erdemdir zayıflık değil. Dominant tarafımın bu şekilde daha da güçleniyor. Egoyu sıfırlamanın en iyi yolu itaat etmektir. İtaat edebilen kişi egoyu en aza indirgemeyi öğrenir. Birçok dominant egolarıyla güçlerini birbirine karıştırıyor. Bir insan egosunu kontrol edebildiği ölçüde güçlüdür.
Umarım kafaları karıştırmamışımdır. Bu konuda bir makale hazırlayacağım yakında. Orada daha derli toplu fikirlerimi sunabilirim.
not : ayıkol çift simli telefon örneğine hala gülüyorum =)))
A mediocre Dominant tells, a good Dominant teaches, an excellent Dominant explains, but a True Dominant inspires!
Umarım kafaları karıştırmamışımdır.
Bence tam tersine bazı ayrıntıları daha iyi anlaşılacak şekline getirdin.
Belki bilginiz vardır beya yoktur ama hatırlatmada fayda buluyorum. Tri Ying Yang sembolünü biz başından beri kendimize uygun gördük. Bizim bunu uygun görmemizin ana nedeni BD DS SM güçlerini birbirine dengede olmasının şart olduğuna inandığımız için. Lakin bir çok BDSM grupların içinde bu Tri Ying Yang'ın anlamı Hükumdar İtaatkar ve Switch (değişken) oluyor. Ancak bu ayırım bize ve özellikle Türk kültürüne az geliyor. En büyük çelişkiyse Switch tabirin bizde bilinçsiz kullanılmasıdır. Genelde ne olduğunu bilmeyenler Switch olduklarını belirtiyorlar.
Bia nın açıklamasıyla bunun neden imkansız olduğu ayrıca anlaşılıyordur.
Ben bazı kölelerimi Değişken olarak eğitiyorum. Seçimimi içlerinde yatan güç dengelerine göre yapıyorum. Bu dengenin yanında şizofreniye karşı güçlü olacak kadar sağlam bir altyapıya sahip olmalılar. Çok güçlü karakterlere sahip olmalılar.
Bu akşam bu konuyu okumam, ruhumu dizginleyemese de bir nebze aklımı dinginleştirdi. Böyle bir başlığın olması beni mutlu etti, güzel paragrafların için teşekkürler Bia.
