ılk olarak iskence kelımesini kabul etmıyorum cunku bdsm olgusu içinde yapılan her yontem ıkı tarafında gonul rızasıyla yapılır ıskence ıse sankı zorbalıkla yapılan bıseymıs gıbı gelıyo bana .. efendime layık olma yolunda aldıgım egıtımın seklının de bir onemi yok onemlı olan tek sey Efendıme layık olabilmem
:jail:
fiziksel işkenceden sonra psikolojik işkencenin uygulanması, fiziksel işkencenin dayanılmazlığını arttırmak için bir yöntem olarak kullanılabilir belki, fakat psikolojik işkenceden sonra fiziksel işkencenin uygulanması, yapılan psikolojik baskı ve aşağılamanın partner üzerinde yeterli olmadığı gibi bir düşünce oluşturuyor. Tabi bu yinede partnerlere ve o an içinde bulunulan duruma göre değişir.
Bununla birlikte bu köle, işkence gibi kelimelere karşı olduğumu bende sürekli tekrarlıyorum ama maalesef yerine koyacak kelimeler bulamıyoruz. Veya bulunan kelimeler başka anlamlar doğuruyor.
Bence en güzeli sadece bondage kısmı... he he he:)
İnsanın Sevgisi Ne Kadar Büyükse Vereceği Ceza da O Kadar Büyük Olur...
Başka bir forumda açmış olduğum başlıkla aynı içeriğe sahip.
Psikolojik işkence/ceza yöntem ve uygulamalarının her zaman temelde yattığına ve fiziksel işkence/cezaların sadece olayın "çeşnisi" olduğuna inananlardanım.
Düşüncelerimi bu forumda da dile getirmek istedim..
Konuya 2 açıdan bakmak gerekir bence.
1- Kölenin duygusal durumu ve cezanın nedeni
Köleye verilecek ceza o anki duygusal durumunuda göz önüne alarak ve yaptığı hataya göre verilmeli bence vereceğimiz ceza kölenin günlük yaşantısına ciddi şekilde zarar verecekse yada bi şekilde yaşamını etkileyecekse tekrar tekrar düşünülmeli.
2- Efendinin ruh hali
Verilecek cezada buda önemli bir etken şahsen kendimi kontrol edemeyecek yada durmam gereken yeri bilemiyecek, doru kararlar veremiyecek durumdaysam köleme ceza vermem.
Ceza konusunda kişisel tercihim genelde fiziksel acı vermektir. Çünkü cezayı kendim uyguluyorum istediğim sertlikde '' tabi kölemin dayanma sınırlarında'' ve yoğunlukda, doğal olarakda acısı duruma göre uzun sürüyor ve acının ifadesini ve vücut'ta bıraktığı izleri görebiliyorum. Ama ruhsal işkencede acıyı görmek çok mümkün deil tabiki ama etkisi daha kalıcı ve uzun süreli olduğu için zaman zaman kullandığım bi yöntem. Ama bu yöntem kölenin eğitiminde fiziksel işkenceden daha geçerli bi uygulama kanımca '' tabi yinede kölenin size ne kadar bağlı olduğuyla doğru orantılı olarak''.
bdsm yi ingilizceden çeviri yaptığımız için ve karşılığı kelimeler türkçe de tam olarak bulunmadığı için kelimelerin anlamları bazen amacını aşabiliyor....
zaten bu yüzden değil mi sözcüklerin taşıdığı manalardan habersiz olan zavallı türk gençliği bdsm ile şiddeti eşit tutuyor...
İnsanın Sevgisi Ne Kadar Büyükse Vereceği Ceza da O Kadar Büyük Olur...
huytt ve angelpain her ıkınızde sonsuz katılıyorum
ceza dahq dogru nır soz. ayrıca toplumum bakıs acısıdakokumden
yanlıs.
ancak angelpaın unutmamak gereken ınce bır cızgı
var bence kolenın rıza be kabulu sadece ılk adım olan
ıtaatın teslımımde var. Daha sonra dohal olarak
verecegı her ceza yada uygulayqcagı he egıtımde
yada yasamak ıstedıgı keyıflerde koleden bır olur
beklemez efendı. Kendı tarzında kolesını dover yada sever
oyle degılmı?
Kolenin sadece bedeni bana yetmez. Ben ruhunuda isterim.
Psikolojisine hükmedemediğin kişinin bedenine nasıl sahip olabilirsin ki. Başta zaten bununla bir başlangıç oluyor. Bir şey nasıl başlıyorsa öyle devam eder.
Kalıcı olması için, psikolojik işkenceler önemlidir. Fiziksel işkence de kimi zaman kalıcı kimi zaman geçici izler oluşur ama psikolojik olarak ortaya çıkan izlerin hiç biri kaybolmaz.
angelıpane haklısınız ben su ınce cızgıyı belırtmeye calısyorum
teslımıyet baslangıcında konulan kural ve alınan kararlardan sonra uygulamalarda
kole zaten bslangıc rızasını gostermıs ve bundan sonra kendısını efendısıın karar e cazaarına
teslı etmıstır. Elbette oncelıklı rızası ıle.
Kolenin sadece bedeni bana yetmez. Ben ruhunuda isterim.
Merhaba,
Uzun süreli etkide bulunmayacak ve travma yaratmayacak, özellikle de efendi ile itaatkarı ya da kölesi arasındaki ilişkiyi zedelemeyecek tarzda, ancak yaşanan an ya da en fazla bir kaç gün süreli psikolojik uygulamalar bence çok daha etkili. Fiziksel uygulamalarla bağlantısı olan psikolojik uygulamalar da olabilir.
Psikolojik yaklaşımda yer ve zaman da çok önemli bence. Yatak odasında çıplak olarak diz çökmekle, şık bir kıyafet içerisinde bir sosyal ortamda diz çökmek arasında çok büyük bir fark vardır. Gördüğüm çoğu itaatkar ya da köle, iş ortamlarında genelde dominant ve buyurgan çünkü.
Bir diğer yaklaşım psikolojik anlamda, köle ya da itaatkar fiziksel ya da psikolojik bir tepki beklerken, tepkisiz kalabilmek ve tepkisizlikle efendiyi kaybetme korkusunu karşı tarafın zihnine yerleştirmek de çok farklı bir yaklaşım.
Sanırım bu konuda en güzel ifadeyi eski bir partnerim ilk tanıştığımız gün söylemişti "bedenimi ezmek kolay, ezebiliyorsan ruhumu ez, o gün sana efendim diyeceğim".
Direnme, güce teslim ol, onunla birlikte hareket et!
Köle ya da itaatkarın asıl beklediği ve istediği hakettiğine inandığı cezayı almaktır, bu onda haz duygusunu yaratacaktır ve bu anlamda bir ödüldür. Oysa bir insanı en zorlayan şeylerden biri, hakettiği ya da umduğunu elde edememektir. Tepkisizlik veya umursamaz tutum, karşınızdakini tedirgin edebilir, huzursuz edebilir, merak içerisinde bırakabilir,"efendi ne tür bir ceza düşünüyor? ne zaman gelecek ceza ?" ve istediğini elde edemediğini görme onda psikolojik bir kırılma yaratır.
Tabii ki bu her an ve her koşulda geçerli değil. Çok sık uygulanmaması gereken bir yöntemdir ve tepkisizliğin asıl ceza olduğunu hissedeceği ana kadardır.
Bir önemli nokta da, efendi olarak, partnerinize aşık olsanız, delice sevseniz dahi, kaybetme korkusunu hissettirmemektir, hatta kendi zihninizden de silmektir (secret kavramı ile de ilişkilendirebilirsiniz). O korku hissedildiği anda, "efendi" efendiliği yitirir, sıradanlaşır, kısa bir süre sonra da ilişki bir şekilde sona erer.
Zihin kontrolu işin özü.
Direnme, güce teslim ol, onunla birlikte hareket et!
- 44 Forumlar
- 5,453 Konular
- 75.2 K Gönderiler
- 0 Çevrimiçi
- 9,000 Üyeler