merak ettigim bir konu...
Efendilere ve kadın efendilere merak ettigim bir konuyu açmak istiyorum..
Günlük yaşamda sinirlenince nasıl davranıyorsunuz..Efendiligin verdigi güçle sakin kendine güvenen insan tavrıylamı yoksa efendiligin verdigi sertliklemi cevap veriyorsunuz....Yoksa o sinirinizı kölenizle ilişkiniz ile mi yatıştırıyorsunuz...
Bu sorum sadece efendiligin kadınefendiligin felsefesini sindirmiş olanlara sorulmuştur.çiklere degil...
Aslında bu tamamen insanın yapısıyla ilgili bir şey ama yinede merak ettim....
Belkide ben zor sinirlenen sinirlenince kolay sakinleşemiyen biriyim.Ondan merak ettim...
Her zaman küllerinden yeniden doğan Phoenix yani Anka kuşu gibi güçlü olacaksınız......
Evet ruj hanım, dediğiniz gibi insan yapısı ile ilgili bir durum. Efendi'lik ya da Kadınefendi'lik son tahlilde bir sıfat ya da kişiyi tanımlayan bir etiket. Hele hele 7/24 bir ilişki yaşanmıyorsa süreli takılan bir maske. Yanlız bir kez daha altını çizmek isterim son tahlilde. İstisnalar olabilir ama benim bilebildiğim, aklımın erdiği, gözlemlediğim bu.
Açtığınız konuya adım adım yaklaşırsak, günlük yaşamda sinirlenince Efendiliğin verdiğimi bilmem ama çok güçlü bir şekilde sakin ve kendine güvenen bir insan tavrı ile yaklaşırım olaya. Hele telefonda isem Ayrıca sinirimi hiç bir zaman hal ve tavırlarıma yansıtmamaya özen gösteririm. [cool imajı vermek için mi acaba ]
Bir başkasına sinirlendiğim zaman asla köleme yansıtmam. O zaten kendi sinirlendirdiklerinin karşılığını yeteri kadar alır. Başkasınınkini ona yansıtmam angarya'ya girer ki zaten anayasada yasaklanmıştır

Ben sakin gibi görünsemde oldukca sinirli biriyimdir.Ama sinirimi kontrol altına almayı elimden geldiği kadar tercıh ederım soguk kanlılıgımı kaybetmemeye cabalarım.Ama baskasına sinirlendiysemde bunu ne kölemden nede farklı bırınden cıkarmam.Ha anlatırım köleme yada en yakın buldugum kısıye ama asla sinirimi kölemden cıkarmam.Benim köpişim degerlidir Baskasının hatalarına alet etmem onu.O kendı dalında hızmetıne devam eder yanı
Ayrıca kendını kontrol edemeyen baskasını edemez dıye her zaman soylerım..
Ben sakin gibi görünsemde oldukca sinirli biriyimdir.Ama sinirimi kontrol altına almayı elimden geldiği kadar tercıh ederım soguk kanlılıgımı kaybetmemeye cabalarım.Ama baskasına sinirlendiysemde bunu ne kölemden nede farklı bırınden cıkarmam.Ha anlatırım köleme yada en yakın buldugum kısıye ama asla sinirimi kölemden cıkarmam.Benim köpişim degerlidir Baskasının hatalarına alet etmem onu.O kendı dalında hızmetıne devam eder yanı
Ayrıca kendını kontrol edemeyen baskasını edemez dıye her zaman soylerım..
Sinirlerini HEP kontrol altında tutmak.....Yorucu degilmi Layd Sade.Dr lar sinir strese dönüştügünde vucutta bazı degişiklikler yaptıgını söylüyor....Ben artık tutmamaya çalışıyorum.....Bu konuyu düşün bence....hapsetme sinirini içine...Bir dost tavsiyesi olarak al bunu...
Zaten efendi ve kadınefendilerin bence en büyük özelligi kontrollü güvenilir güçlü olmalarıdır......Ben büyünce kadın efendi olamıyacagım malesef...
Not:Benim köpecigim senin köpüşünden daha degerlidir....
Her zaman küllerinden yeniden doğan Phoenix yani Anka kuşu gibi güçlü olacaksınız......
Maske yi alırken bile yüzümüze ruhumuza uygun olanını seçiyoruz..
Bence sizler hızlandırılmış kurslar falan açmalısınız....Efendiciklere kadınefendiciklere.....Temiz toplum için....İlginize teşekkürler....
Her zaman küllerinden yeniden doğan Phoenix yani Anka kuşu gibi güçlü olacaksınız......


😀 köpişleri yarıştıralım mı
🙂
Tavsıyenızı mutlaka degerlendırmeye calısırım ama karakter işi bu birazda .
Olmaz......Benimki bebek daha.....senin köpişin inadı tutar yedi mahalle öteye fırlatır atar valla.....Kızım nasıl yerleşti ayaklarınızın üstüne degilmi....nede olsa fetisist kedisi...Ayaklara dayanamaz.....
Her zaman küllerinden yeniden doğan Phoenix yani Anka kuşu gibi güçlü olacaksınız......
Elimden geldiğince değerli ruj hanımın marakını kendi düşünvem ile gidereyim.
BDSM nin her zaman her iki tarafın rızası ile yaşanması gerektiğini savunmuş (BDSM nin açılımı da bunu böyle tanımlar),bununla beraber efendilik kimliğinin sadece kölenin üzerin de geçerli olduğunu düşünmüş,özel bir yaşam olduğu için dört duvar arasın da yaşanılması gerekliliğini de her daim savunmuşumdur.
Elbetteki sosyal ve işhayatım da ne kadar otokontrollü olsam da efendi ve hakimiyete dayalı kimliğim, diyaloglara ve beşeri ilişkilerime bir şekil de yansıtıyorum.Lakin ince bir detay var ki,o da sapla samanın karıştırılmaması gerektiğidir.Her önümüze gelen,gerek iş hayatın da gerekse sosyal yaşantımızdaki insanlara potansiyel köle sıfatıyla yaklaşmanın efendilik ile hiç bir alakası olduğunu düşünmüyorum.Master demek,hükmedici,yönetici ve bir okadar da hakim olan taraf sıfatını zekası ile çok iyi kullanabilen kişi demektir.
Asabi bir kişiliğim olduğu için genel de sorunlara muhatap kişilerle asabi tavırlarımla karşılık versem de,asla içimden "ben Master'ım öyle davranmalıyım" düşüncesini içimden geçirmem.Ama hayatın her alanın da mutlak bir şekil de Master yönüm ortaya çıkar.Ama bu yön,asla ve kati suretle efendi-köle ilişkisindeki kimliğin kullanımı gibi kullanılmaz,kullanılmamalıda.
Sadece Master kimliğine sahip olmak bana göre,bir köleyi himaye altına almaya yetmez.Zekası ve psiko-analizi ile,kölesini her şekil de himayesinde tutmasını bilmelidir.Bu nosyana sahip olan bir master olarak,sosyal hayatımda ne kadar master kimliğim ile davransamda asla o kimliğin sınırsızca kullanınıldığı alanları göz ardı etmem.Hayatın her dönemin de,her daim bu kimlik ile insanlarla ilişki kuramazsınız.
Günlük hayatım da gergin anlar yaşamam sonucu,hırsımı alamayıp,bu gerginliğimin faturasını köleme kesiyorsam,ben aciz bir efendiyim demektir.Kölemin yaşaması gerekenleri yaşaması için,benim dışarıda sinirlenmeme gerek yok,hatta sinire gerek yok.
Bir Master da bunu kati suretle ayırt edebilecek kapasiteye sahip olmalıdır.Köleye davranış şekillerinin sosyal hayata yansımasına hacet olmadığı gibi,sosyal hayatta yaşadığım sorunların da köleme yansımasına gerek yok.
Sonuç olarak,şahsi fikrim;
Erkek veya Kadın efendilerin normal insanlardan tek farkı,hakim olma ve yönlendirme güdüsünün bizler de yoğun oluşundan öteye gitmez.Hal böyle olunca hayatın her evresin de,yaşadığınız her soruna BDSM kimliğinizle yaklaşamazsınız.
(.Master demek,hükmedici,yönetici ve bir okadar da hakim olan taraf sıfatını zekası ile çok iyi kullanabilen kişi demektir
BDSM nin her zaman her iki tarafın rızası ile yaşanması gerektiğini savunmuş (BDSM nin açılımı da bunu böyle tanımlar),bununla beraber efendilik kimliğinin sadece kölenin üzerin de geçerli olduğunu düşünmüş,özel bir yaşam olduğu için dört duvar arasın da yaşanılması gerekliliğini de her daim savunmuşumdur. )
Sözün özü bu cümlelerde saklı MONTAIGNE ....Hakim olan insan zaten donanımlıdır...Hakimiyet kolay elde edilmez...
Yoksa sertlikle acımasızlıkla master olunsaydı türk erkeklerinin yüzde 75 master olurdu....Ki çogu turk erkekleri diş dünyadaki başarısızlıklarını evde eşlerinin üzerinde hakimiyet kurduklarını zanederek tatmin oluyor..
Bir çok mastercik ten farkları yok....
Her iki tarafında rızası her konuda çok önemli..Bir master in nerde duracagını bilmesi zaten onu sıradanlıktan çıkarıyor...
Ki düşünün bir mastercik kölesine zorla msj yazdırıyor ve bir hırsız gibi kölesinin telefonundan çaldıgı numaraya msjı yolluyor...Nerde kaldı rıza nerde kaldi hakimiyet....güven......
Köle kırbaçlamayla aşagılamaya gelince masterim diye dolanır hırsız mastercikler......
Sözün özü kolay degil güvenilir yönetici güçlü hakim insan olmak.....
Her zaman küllerinden yeniden doğan Phoenix yani Anka kuşu gibi güçlü olacaksınız......
Yoksa sertlikle acımasızlıkla master olunsaydı türk erkeklerinin yüzde 75 master olurdu...
Wooowww hiç aklıma gelmemişti. Çok doğru.
Zaten dikkat edeseniz ceza konusunda azıcık fantazisi olan ve ağzı laf yaqan çok erkek ben master'im diyor. yalan değil yani.
Fazla mütevazilik "hiçliktir."
(.Master demek,hükmedici,yönetici ve bir okadar da hakim olan taraf sıfatını zekası ile çok iyi kullanabilen kişi demektir
BDSM nin her zaman her iki tarafın rızası ile yaşanması gerektiğini savunmuş (BDSM nin açılımı da bunu böyle tanımlar),bununla beraber efendilik kimliğinin sadece kölenin üzerin de geçerli olduğunu düşünmüş,özel bir yaşam olduğu için dört duvar arasın da yaşanılması gerekliliğini de her daim savunmuşumdur. )
Sözün özü bu cümlelerde saklı MONTAIGNE ....Hakim olan insan zaten donanımlıdır...Hakimiyet kolay elde edilmez...
Yoksa sertlikle acımasızlıkla master olunsaydı türk erkeklerinin yüzde 75 master olurdu....Ki çogu turk erkekleri diş dünyadaki başarısızlıklarını evde eşlerinin üzerinde hakimiyet kurduklarını zanederek tatmin oluyor..
Bir çok mastercik ten farkları yok....
Her iki tarafında rızası her konuda çok önemli..Bir master in nerde duracagını bilmesi zaten onu sıradanlıktan çıkarıyor...
Ki düşünün bir mastercik kölesine zorla msj yazdırıyor ve bir hırsız gibi kölesinin telefonundan çaldıgı numaraya msjı yolluyor...Nerde kaldı rıza nerde kaldi hakimiyet....güven......
Köle kırbaçlamayla aşagılamaya gelince masterim diye dolanır hırsız mastercikler......
Sözün özü kolay degil güvenilir yönetici güçlü hakim insan olmak.....
Süper...
BENİM KAYBETTİKLERİM YOKTUR,VAZGEÇTİKLERİM VARDİR!
Sorunun soruluş şekli ile zaten herkesi bu türlü bir cevaba yönlendirmiş oluyoruz. Çünkü bana kalırsa bu sorunun muhattabının tüm insanlar olması gerekiyor. Master olsun olmasın ...
Ve yine sorunun cevabı da tüm insanlar için geçerli. Evet her zaman sakinliğinin kontrolünü elinde tutmalıdır.
Ben tutabilir miyim. Hayır etrafta o kadar çok laftan anlamayan insan müsfettesi var ki sabırlı olmak yerine deveye hendek atlatabilirim.
İnsanın Sevgisi Ne Kadar Büyükse Vereceği Ceza da O Kadar Büyük Olur...

Agresif bir insan olmama rağmen çok kontrollü, sabırlıyımdır. Fakat karşımdakinde ufak bi hinlik sezdiğim zaman veya eleştirdiğim konuya cevap olarak alakasız bir konuda burnuma dayama hissettiğim zaman bütün o hallerim geride kalıyor, elimde olmadan bir pantere dönüşüyorum...
- 44 Forumlar
- 5,453 Konular
- 75.2 K Gönderiler
- 0 Çevrimiçi
- 9,000 Üyeler