Dünya Bankası Başkanı Paul Wolfowitz, kız arkadaşına çıkar sağlamak ile suçlandığı Dünya Bankası Başkanlığı’nı bırakmak zorunda kaldı.
Bu sonuca varan süreci ilgiyle takip ettim. Çünkü söz konusu kadını tamamen tesadüf sonucunda tanımıştım, konuşmuşluğum vardır.
Shaha Alirıza, Bülent Alirıza’nın ayrıldığı eski eşidir ve boşanma henüz finalize olmadan bir gece Washington’daki Cities Restaurant’ta, ben, Sedat Ergin, Bülent Alirıza ve Shaha yemek yiyip sohbet etmiştik.
Bir ara siyasetçilerin ve Washington’da çalışan gazetecilerin uğrak yeri olan Cities’in sahibi Sahir Erozan, aynı zamanda Bodrum’daki Maça Kızı Oteli’nin sahibidir. (Bu da yazıya renk katan bir dip not olur inşallah...)
Yazının amacı, son zamanlarda 5 dakikalık şöhret sendromunu yaşamakta olan Shaha’yı tanıdığımı anlatmak değil tabii ki...
O gece Shaha’yı dinlerken-ki gece bundan ibaretti diyebilirim. Çünkü ateşli ve heyecanlı bir konuşmacıydı-içinde ne kadar fazla öfke birikmiş olduğuna şaşırmıştım.
Öfkesi özellikle İslam ülkelerine karşıydı ve o tür ülkelerde kendi tanımladığı türde bir demokrasinin olmamasına çok kızıyordu.
Psikiyatri eğitimim olsaydı, o konuşmayı yapan kişinin şiddetle kendi kökenlerinden nefret sendromu yaşamakta olduğunu söyleyebilirdim. (İsminden de anlayabileceğiniz gibi Shaha bir Arap...)
Çok yıllar sonra kocasından ayrıldı ve garip bir talih tecellisi olarak Wolfowitz ile yaşamaya başladı.
Ben diyorum ki; daha sonra Dünya Bankası’nda kız arkadaşına iyi konum sağlamak için kariyerini bile risk altına almış olan Wofowitz’in, Irak’taki savaşı planlarken kız arkadaşından etkilenmemiş olması da mümkün değil.
Çünkü Shaha, o tür ülkelere gerekirse zor kullanılarak demokrasi götürülmesinden yanaydı ve Wolfowitz de sonunda Neoconlar’dan oldu. Başkan’ı direkt etkilemeye başladı.
Şimdi diyeceksiniz ki; ‘koskoca Irak savaşında o kadar ölü, sadece bir kadın nedeniyle olmuş olabilir mi?’
Tabii ki olabilir... Kadınların neler yapabileceğini ve yaptırabileceğini mümkün değil tasavvur bile edemezsiniz.
Bunu anlatıyorum ki; Türkiye’de herkes dikkatli olsun, kendisine gelsin diye...
Bir moda çıktı, her lider partisine kadın aday doldurmaya başladı.
Bunun CHP’nin sonunu getirebileceğini bizzat Sayın Deniz Baykal’a söyledim.
O da bana ‘senin bu konuda bir yazı yazacağına eminim’ dedi.
Bu yazıyı onu mahcup çıkarmamak için yazdığımı da söyleyebilirsiniz.
Kadınların bu kadar fazla konuşulduğu, ön plana çıktığı bir ülkeden de hayır gelmez, sonumuz iyi değil. Herkesin haberi olsun...
sevgili Masternick
erkekliğiyle barışık olmayan,evde baskın kişilik olan karısı rana hanım tarafından şişko patates ,kör şaşı diye çağrılan,tahminime görede de eşinin dominant kişiliği nedeniyle ,istemiyerekte olsa bazı şiddet oyunlarına maruz kalma olasılığı yüksek birinin, basit bir erkek-kadın ilişkisini bu kadar abartarak,sonuçta kadınları topyekün tehlikeli varlıklar olarak tanımlaması olsa olsa eşinin şahsında intikam almaya çalıştığı kadınlara bir meydan okumadır derim. ve bu yazısından ötürüde onun yurdum kadınlarının tepkisine,protestosuna ve hatta şiddetine maruz kalmasını dilerim.... 
Ve bu yazıyı Ülkemizin içinde bulunduğu böylesine hassas bir dönemde yayınlayabilen bir gazete.Çok ilginç Sevgili ATA mızın anısına ve ( tabiki kadınlara da) emeklerine devam eden çeşitli şekillerdeki saldırılara bence bir örnek te bu yazı. Modern,çağdaş bir Türkiye hayallari için çaba gösterip öyle olduğumuzu savunduğumuz dönem de düşülen bir gaflet daha... Bu tepki yazısı FEMINISTLIK yazısı degıl böylesine aptal bir ayrımcılık için daha fazla konusup forumun sayfalarını kirletmemeyi kendi adıma seçiyorum...
Yine kendini aydın sanan bir örümcek zihniyetin iç yüzü......
Sınırların sınır olmaktan çıkıp gerçek oldugu an,
Ruhunun Ruhuma DİZ ÇÖKTÜGÜ ANDIR..!!
Serdar Turgut tamamen saçmalamış.Kadınların ön plana çıktığı bir ülkeden hayır gelmezmiş,sonumuz kötüymüş .Sanki şu anda yönetimde olanlarla sonumuz çok aydınlıkmış gibi.Bencede bu adamcağız evdeki ezilmişliğinin acısını kendi köşesinden böyle saçmalayarak çıkarıyor.
ciddiye alınacak bir yazıymış gibi gelmedi ama?
birçok erkeğin ucundan kıyısından da olsa yaptığı geyikler bunlar diyerek lafımı atıp uzaklaşıyorum...
bunun gibi, erkeklerin acizliğini savunan/vurgulayan yazılar da hiç çekici değil doğrusu 😛
bende köşe yazarı olacağım anasını satayım...her önüne gelen köşe yazarı olmuş...bu dünyada komplo teorileri bitmez...
BEŞİKTAŞ BİR GERİLLANIN HAYATA İTİRAZIDIR.SUSARSA ÇATIŞMA KONUŞURSA SAVAŞ YAZARSA DESTAN SEVERSE DEVRİM OLUR.....
SİNCE 1903
iyi fikir sadist. hem sen köşe yazarı olsan bir tek cumhuriyette olacağın için zevkle okuruz senii
cumhuriyet içinde cumhuriyet kuranlar neyse söylemiyim.az çok ne söyleyeceğimi tahmin etmişsindir....illa sataşacaksın biliyorum...
dostuda düşmanıda biliyoruz
sessizliğimize ve öfkemize bulaşmayın......
BEŞİKTAŞ BİR GERİLLANIN HAYATA İTİRAZIDIR.SUSARSA ÇATIŞMA KONUŞURSA SAVAŞ YAZARSA DESTAN SEVERSE DEVRİM OLUR.....
SİNCE 1903
cumhuriyet içinde cumhuriyet kuranlar neyse söylemiyim.az çok ne söyleyeceğimi tahmin etmişsindir.
kastım gazetenin renksiz olmasıyla ilgiliydi. ya yanlış anladın,yada ben seni anlayamadım. söylediklerini biraz açarsan memnun olurum. eğer tepkin ideolojik açıdan cumhuriyet gazetesine olan antipatinden kaynaklanıyorsa orasını bilemem. bana göre cumhuriyet gazetesi memleketin en saygın gazetesidir.ve orda köşe yazmaya yakıştırılmakta ulvi bir duygudur. bu benim düşüncem tabi. aksi görüş ve fikirlere de saygı duyarım.
tek cumhuriyet derken onun gazete ismi olarak söylediğine inan madım...türk basınına güvenmeyin diye dilimde tüy bitti...kahrolsun basın medya ve endüstriyel futbol..........
BEŞİKTAŞ BİR GERİLLANIN HAYATA İTİRAZIDIR.SUSARSA ÇATIŞMA KONUŞURSA SAVAŞ YAZARSA DESTAN SEVERSE DEVRİM OLUR.....
SİNCE 1903
fenerbahçe cumhuriyeti zannettim.... 
BEŞİKTAŞ BİR GERİLLANIN HAYATA İTİRAZIDIR.SUSARSA ÇATIŞMA KONUŞURSA SAVAŞ YAZARSA DESTAN SEVERSE DEVRİM OLUR.....
SİNCE 1903
