AŞK insanın hayatında hissedebilecegi ve başına gelebilecek en güzel duygu ..zor.. acı.. agır.. ama inanılmaz güzel bir duygu.. AŞK sevgiye dönüştügünde de inanılmaz bir büyü oluyor..işte yakalanmsı gereken nokta bu büyü sanırım...ilişkinin anahtarı bu büyüde

BDSm ilginç bir ilişki türüdür ve herkesin kendince bir uygulama şekli var. İşin içine birde aşk girdimi...denklem iyice karmaşık hal alıyor...

Efendi ve köle ilişkisini iki sevgili modu ile yürütmek başta gerçekten zor ama çözümsüz degil..

Sevgili Bettie nin yazısını okuyunca zor oldugu degıl konun tam olarak anlasılıp özümsenmediğini anlıyorum şahsen. Şöyle ki EFENDİ demek hayatın her noktasında herşeyin en iyisini en dogrusunu en güzelini ve de her şeyin kararını vermek degil . Çünkü yaşanan şey sadece D/s degil karşınızda ki kişide 7/24EFENDINIZ ve köleniz degil. EFENDINIZ ve sevgiliniz ...Köleniz ve sevgiliniz o kişi..

Dolayısı ile hayatın tam içine girmek demektir her iki iliskiyi de aynı koltuga sıgdırmak. Yanı taraflar ıkısıde fedakarlık yapacak, tarafların ıkısıde kararlar verecek zaman zaman köle olan kişiye de yaşam içinde ki kontrol düşecek dogal olarak belki de burada oran daha fazla bile olabilir. BU ilişkinin kendi dinamiği içinde gelişecek bir hal iken yok ben EFENDIYIM her ıstedıgım olur sen dur bakalım kölesin önce bunu hatırla ve sus ıtaat halini koru dendiği sürece evet zor olur ve de kısa sürede de biter.

Hoş görü,özür dileyebilmek en büyük insanlık meziyetlerinden biridir. Umarım hiç birimiz bu meziyetlerden yoksun degilizdir.

D/s formasyonu ile iç içe yaşanan aşk ta fedakarlık ve anlayış konusunda başlangıçta sıradan sevgili ilişkisine göre biraz daha fazla anlayış ve fedakarlık düşüyor taraflara..

EFENDİ tarafında; hep denir ya EFENDILIK egosu dıye bır sey işte o egoya yenık dusmemek o egoyu kontrol etmek ıcın EFENDI olan ego degıl kendısı oldugunu bilerek, şunu kabul edecek bu ilişkinin D/s ayagında ki kaptan kendisi ancak ilişkinin diger yönünde ki kaptanlık ortak ve bazen o kaptanlıga sevgilisi yani kölesi de oturabilir bunun dogal oldugunu bilip kabul edecek. Kölede D/s içinde kendinin sadece köle oldugunu ancak sevgili modunda iken EFENDISININ ona kontrolu bırakmasını ona karsı duyarlılıgını ona karsı fedakarlıgını ona karsı göstermıs oldugu deger ı gordugunde bunun EFENDISININ acızlıgı degıl seven bırının hali ruhiyesi oldugunu bilerek ona karsı duydugu güçlü karakter yapısının sarsılması olarak yorumlamayacak bır bılgı ve hissiyat içinde oldugu sürece devamında gelecek her türlü zorlugun üstesinden gelebiliyorlar zaman içinde.Hayat gerçekten bir paylaşımdır sürekli olarak tek tarafın sorumlu ve kontrolu aldıgı D/s dışında ki hiç bir ilişki uzun soluklu ve gerçek bir ilişki degildir.

Eger sevgili ve D/s ilişkisinin tek bir çatı altında toplayabilecegimiz oluşumlar olabiliyorsa bu bence bizim gibi düşünceleri olan kişiler için çok büyük şans. İnsanlar daha bunu sevgilisine yada bir başkasına anlatma güçlüğü duyarken bu ilişki ile sahaya 3-0 avantajla cıkmış olmuyormuyuz.

Bize düşen şu bu durumda bu avantajı dezavantaja dönüştürmek yada başta kı avantajı ilişki süresince ve sonuna kadar koruyabilmektir. İşte meziyet burdadır. Bunu yapmakta sadece tarafların birinin başarısı degil ,iki tarafında başarı ve başarısızlıgıdır.

D/s anında sevgiliye karşı duyulan duygulardan dolayı dominasyonun törpülenip yumuşadıgı bence cok dogru degıl tam tersı bence bu daha da belırgın hal alıyor. Çünkü sevgiliniz de bundan en az sizin kadar zevk alıyor ki bu iki ilişkiyi yaşamayı tercih ediyorsunuz. O halde neden domınasyonda yumusama olsun ?? Sevdiğim aşık oldugum kişide yaşadıgım en küçük D/s bile duygusal bagım olmayan bir köle ile yaşadıgım en uç zevke eş degerde hatta cok daha yüksek oranda aldıgım tatmın ve zevkım.

Hakeden birine SENİ SEVİYORUM diyerek hükmetmekten ve SENİ SEVİYORUM diyerek itaat etmekten korkarak kendınızı bu muhteşem duygudan mahrum etmeyin.. bence...

SENİ SEVİYORUM KÖPİŞİM ( eyvah eyvah karizmam sıfır oldu )

Hani bir çok mail alıyoruz,bu maili bilmem kaç kişiye göndermeyen gözündeki çapaktan kurtulamasın diye...Bu yazıyı tüm tanıdıklarına okutmayan diye başlayan cümleler kurasım geldi

sadece yasadıgım ve ınandıgımın cok az kısmını dıle getırmeye calıstım..... boş sınırlar koymak bazen gerıye dönüp baktıgınız zaman çok canınızı acıtabılır... işte gerçek acı bu....

keske baska turlu hareket etseydım dememek cogu zaman bizlerin elinde...

güzel yorumunuz ıcın tesekkur ederım ALEDA Hanım.. :whkiss:

LADY SADE demiş ki: [Postayı Görüntüle]

Yanı taraflar ıkısıde fedakarlık yapacak, tarafların ıkısıde kararlar verecek zaman zaman köle olan kişiye de yaşam içinde ki kontrol düşecek dogal olarak belki de burada oran daha fazla bile olabilir. BU ilişkinin kendi dinamiği içinde gelişecek bir hal iken yok ben EFENDIYIM her ıstedıgım olur sen dur bakalım kölesin önce bunu hatırla ve sus ıtaat halini koru dendiği sürece evet zor olur ve de kısa sürede de biter.

Hoş görü,özür dileyebilmek en büyük insanlık meziyetlerinden biridir.

...... Bunu yapmakta sadece tarafların birinin başarısı degil ,iki tarafında başarı ve başarısızlıgıdır.

Hakeden birine SENİ SEVİYORUM diyerek hükmetmekten ve SENİ SEVİYORUM diyerek itaat etmekten korkarak kendınızı bu muhteşem duygudan mahrum etmeyin.. bence...

Sevgili LADY SADE, bu şahene metnin içinden bunları cımbızladım. Zaten uymaya çalıştığım prensiplerimin arasına katacağım. Çok teşekkürler.

oyy oyyy oyy tesekkur ederım onurlandırdınız benı

Aman aman estağfullah. Sizin aydınlatmanız sadece .....

Bu başlık altında uzun zaman önce yazılan yorumlarda görmüş olduğum bir düşünceye katıldığımı belirterek yazıma başlamak istiyorum;

BDSM ve Aşk neden bir arada olamasın?

Bu herhangi iki alakasız insanı neden yan yana oturtamayacağımızı tartışmak gibi sanki bence..
BDSM Aşka engel olan, ya da Aşk BDSM e engel olan duygu formları değildir..

Temelde farklı olmakla birlikte, bazı noktalarda ortak zevklere hitap eden, ortak yanları olan iki haz unsuru olarak değerlendirilebileceklerini düşünüyorum.

Aşkın BDSM i öldürdüğü konusunda ise kısa bir takım açıklamalar yapmak istiyorum. Aslında Aşk ve BDSM konusu öyle derin ki, içinden çıkılmayacak, belki sayfalar sürse de ilk anki hızıyla tartışmaya devam edilebilecek bir konu.

O nedenle kısaca;

AŞK benim gözümde değer vermektir.. BDSM olgusu içinde yaşananlar ise, bir efendinin gözünden (yanlış anlaşılmasın sakın, birey anlamında değil, sadece uygulama anlamında) kölesinin varlığını tamamen Efendisine adayarak, kendi değerinden geçmiş şekilde tüm benliği ile Efendisine itaat etmesidir. Bu noktada artık kölenin iradesi, kişiliği, zevkleri, hisleri yoktur. Var olan tek şey Efendisinin tatmini ve hoşnutluğudur.

Bu bağlamda, Aşk ile bezenmiş bir BDSM ilişkisinde Dominasyonun törpülenmesi BENCE çok doğaldır. Çünkü Efendi de bir bireydir. Onun da bir değer yargısı vardır. Ve insan duygusal anlamda yoğun şekilde değer verdiği varlığa "Bu durumdan zevk aldığını bilse bile" acı çektirirken temkinli davranmaya başlar..

Bu çok doğaldır. Çünkü onunla artık ciddi bir duygusal bağ içindedir. Onun hisleri, kişiliği, her türlü bireysel özellikleri Efendisi için ayrı bir anlam taşımaktadır. Ve tekrar ediyorum (Bence) bu durum BDSM i yok etmese de, eskisine oranla törpüler, dizginler..

AŞK benim gözümde değer vermektir.. BDSM olgusu içinde yaşananlar ise, bir efendinin gözünden (yanlış anlaşılmasın sakın, birey anlamında değil, sadece uygulama anlamında) kölesinin varlığını tamamen Efendisine adayarak, kendi değerinden geçmiş şekilde tüm benliği ile Efendisine itaat etmesidir. Bu noktada artık kölenin iradesi, kişiliği, zevkleri, hisleri yoktur. Var olan tek şey Efendisinin tatmini ve hoşnutluğudur.

Bu bağlamda, Aşk ile bezenmiş bir BDSM ilişkisinde Dominasyonun törpülenmesi BENCE çok doğaldır. Çünkü Efendi de bir bireydir. Onun da bir değer yargısı vardır. Ve insan duygusal anlamda yoğun şekilde değer verdiği varlığa "Bu durumdan zevk aldığını bilse bile" acı çektirirken temkinli davranmaya başlar..

Bu çok doğaldır. Çünkü onunla artık ciddi bir duygusal bağ içindedir. Onun hisleri, kişiliği, her türlü bireysel özellikleri Efendisi için ayrı bir anlam taşımaktadır. Ve tekrar ediyorum (Bence) bu durum BDSM i yok etmese de, eskisine oranla törpüler, dizginler..

Burada aslında kendınız gayet guzel acıklık getırmıssınız ..."birey anlamında degil,uygulama anlamında kendisini adayarak itaat etmesi,kişiliği zevkleri yoktur" ... Aşk için söylediğiniz herşeye katılıyorum..yogun degerlenmesi onun da deger yargısının olmasına burada sorun yok..

Köle kişilik olarak itaat etmez, kişilik olarak zevklerinden,hislerinden benliğinden vazgecmez ki, karakteri aşagılık degildir aşagılanmak ve diğer tüm tanımlamalar hissettiği güç karşısında ki ruhsal beslenmesidir. Fiziksel uygulamaları da bu beslenmenin somutsallaşmasıdır. Asıl ruhen psikolojik hissidir. Biz DOM larda eminim ki karakter olarak aşşağılık,zayıf biçare kişilerden zevk alıp onların sorumluluklarını ustumuze alarak onları kölemiz yaparak haketmetıklerı bir degerli bir mertebeye getırmeyız. Evet degerlı bir mertebedir kölelik.

Kolay mıdır bir başka insan için kendi benliğinden feragat etmek

Kolay mıdır bir başka insan için dünyanın en büyük aşagılanmalarına katlanmak ?

Kolay mıdır ruhunu ve bedenını yok saymak....

Bu kısı degerli degil de nedir?

Bu kişiye aşık olmuşuz... zaten taşıdıgı o kölelik yönü ile degerli olan o insan artı bir deger daha kazanmış...gönlümüzde ..

Artık onun istekleri beklentilerinin de anlamı daha bir deger kazanmış. en özelinde biryerlerde sadece köleliğin gereksinimleri ile var oluyor..sadece o uygulamalar onun yaşamının en önemli noktası..aşık oldugu EFENDISI ile bütünleşmiş en degerli yönü olmuş....sırça köşk gıbı davranılmaktan hoşlanmıyor tatmin olmuyor.. horlandıkca ..aşagılandıkca..yok sayıldıkca... beynını ruhunu teslim ettikce yok olma noktasında özgür oldugunda ve de ustune ustluk bunları yapmakta biz DOM larda en az onun kadar zevk ve tatmın oluyorsak..

neden elimizde ki kırbacın fonksiyonunu ( burdakı kırbac sadece bır ornektır ) törpüleyerek zevklerimizi azaltalım. Evet burada törpülenen sadece ortak zevklerimiz, ortak var oluşlarımız, ortak tatminlerimiz. İşte kendimize vede tabı kı kölemize yapacagımız hata burada başlıyor. Onun sırtında ki kırbacımızın izini acısını daha sonradan iyileştirmek için ona yardım ettiğimizde, uygulama öncesinde,uygulama anında onun güvenliği için önlem almamızda ki heyecan ve zevkler yumagının taminini hangi ilişki türü veriyor bize ..

D/S uygulaması EFENDININ deger yargıları ile sevgililik deger yargılarının savaşması degil zenginleşmesi ve çok daha ulaşılması zor bir mertebede sörf edebilmeleridir. Ha kolaymıdır bunu yakalayabılmek. Tabı kı degıl..Asla D/s kolay bir yaşam formasyonu olmamıştır kı.. ustune aşk yüklendiğinde de kolay olsun...

Kolaylaştırmanın en önemli noktası gerçekle yüzleşebilmektir... kişi ve kişiler neyi gerçekte istedigini kendilerine sorduklarında aldıkları cevaptır onları dogruya yonlendırecek nokta

Madem sıradan ilişki bu duygulardan daha baskın nerde o zaman D/s kimliğimizin anlamı ?

Neden sıradan kadınlar ve erkeklerle yaşadıgımız ilişkiler yetersiz ve hep birşeyleri eksik kalıyor bizleri tatmin etmiyor ?

EFENDİ de olsak köle de olsak bu törpüyü yapmakla bu sınırların duvarlarını yükseltmekle öncelikle kendimizi hapsediyoruz ve tabi ki sevgilimizide zora ki bu hapis hayatına sokuyoruz....nerde kaldı D/s in karşılıklı rıza kuralı ???

hıımm bu yazdıklarım aşık bir KADINEFENDI soylemleridir ...

Leydi'm, çok hoş fikirler beyan etmişsiniz.

Söylediklerinizin tümüne katılıyorum. Aslında benim takıldığım nokta biraz daha farklı. Ben, tarafların gerçek ilişki ile D/s kimliklerini karıştırdıkları anlamda bir rahatsızlık yaşamadım hiç.
Yani Efendi seansla, gerçek hayatı karıştırıyor da yaşam hakkı tanımıyor gibi bir şey yaşamadım. Bu kadar sert bir deneyimim olmadı.

Sadece şunu gördüm. Dominant bir karakter, çoğunlukla sosyal yaşantısında da dominant bir çizgide gidiyor.
Zaten bu yüzden BDSM e ilgi duyuyorlar / duyuyoruz. Kendimizde farkettiğimizi belli yönelimlerden dolayı..

Bu dominant kişilik yapısı insana neler getiriyor ?

Örneğin, daha prensip sahibi olmak
kendine daha fazla öncelik tanımak,
bir ölçüde kapris yapmaktan hoşlanmak,
kovalanmaktan hoşlanmak,
yüceltilmekten hoşlanmak,
daha katı ve cezalandırıcı olmak gibi..

Bu saydıklarım ( kişiden kişiye farklılık arz etmekle birlikte ) D/s ilişkide dominantın çizdiği profilin bir yönü. Elbette çok iyi şeyler de var. Ama konu, benim açımdan '' neden olmaz ? '' olduğu için. Bu kısımların üzerinde duracağım.

Bu sayılanlar dominantın bir ölçüde '' yapmaktan / yapılmasından hoşlandığı ya da benimsediği şeyler '' olsun diyelim ki..

İşte bende olayın koptuğu nokta, dominant karakter zaten yüzde doksan bu yönlerini ikili ilişkilerinin içine yaymış durumda oluyor.
İkili ilişkilerinde takındığı genel tavır ile, BDSM yönü bir ölçüde paralel gidiyor.

Elbette elinde bir kırbaçla, partnerini 7/24 kırıp geçirmiyor ancak, genelleme yapmak istememekle birlikte bence
bir dominant istese dahi '' çok yumuşak, çok naif, çok alttan alan, esnek '' bir karakter olamıyor. Zaman zaman olabilir. Ama ben ağırlıklı karakter modelinden söz ediyorum.

Muhakkak, partnerinden daha ön planda olan, daha sivri, daha köşeli bir yanı oluyor.
Zaten belkide bu duygular BDSM e yönelmesine neden oluyor..

Çünkü onun da yapısı öyle. Kötülemek için söylemiyorum, zaten hiç kimse kusursuz değil.

D/s partnerinizle normal bir ilişki yönünüz de olduğunda, '' o normal '' zamanlarda bu '' sivri yönler '' sinirinize dokunmaya başlıyor.
Belki yüzde yüz sub bir partnerin hoşuna gider. Ama benim gitmiyor.

Yorum yapan butun arkadaslara tesekkur,LADYSADE tek kelıme dokturmussun yanı fazla soyleyecek lafım yok mantıklı guzel yazmıssın ama bu dedıklerın bana uymuyor senın dusuncende degıl,İşte demokrasıyı bu yuzden sevıyorum fıkır ozgurlugu ( cok mılıtarıst oldum :)) ) ,ASK sevgı tabı guzel seyler olması gereken ancak benım BDSM ılıskımde ben ozgur olmalıyım,kolem benım bır telefonumu sesımı duymayı bır odulmus gıbı beklemelı oylede oldu her zaman.Ben onun degıl o benım bır parcammıs ve benı kaybetme ıhtımalını dusunmelı bunu ıcınde her an hıssederek yasamı ozaman daha baglı oluyor koleler.

ASK VE BDSM kımı leyla mecnun olur kımı benım gıbı free, fıkırlere ve goruslere her zaman saygım vardır.Her arkadasıma ıstedıgı BDSM ilişkısını yasamasını dılıyorum.Soyle uzun uzun yazmak ıstoyorum ancak sıkıyor bu yonumu gelıstırecegım kesınlıkle.saygılar arkadaslar

Yorum yapan butun arkadaslara tesekkur,LADYSADE tek kelıme dokturmussun yanı fazla soyleyecek lafım yok mantıklı guzel yazmıssın ama bu dedıklerın bana uymuyor senın dusuncende degıl,IM

Sınırların sınır olmaktan çıkıp gerçek oldugu an,
Ruhunun Ruhuma DİZ ÇÖKTÜGÜ ANDIR..!!

 

sevgili Bettie suan okumakla yetınmek zorundayım yazınızı gun ıcınde musaıt oldugumda mutlaka cevap verıcem...cunku onemlı bır nokta yazınızın ıcerıgı... yıne cok karıstırıılan bir durum..

sadece suan vaktım yok.. es gecmıs degılım:)

nedense bırden baslıgın tek gevezesı yıne ben oldum
sevgiler

LADYSADE One night isteseydim bu sitede olmazdım zaten, o olayları geçeli uzun zaman oldu BDSM benım gızlı dunyam o yuzden herseyden ayrı tutarım.

gelelım dıger konuya " ben onun degıl o benım parcammış" bu sozde acıklama ıstedıgım asıl konu,ben ne kadar ozgur olmak ıstesemde hayatımdakı herseyın, kolemde dahıl kontrolumde olmasınıda ısterım,cevremdekı sartlar benı degıl ben onları kontrolde tutmak ısterım.Parcalar butunu olusturur ancak o parcaları bır sanatcı gıbı bırlestırerek o parcalardan guzel bır ses cıkmasını saglamakta onemlı.

Aşkla BDSM 'i harmanlamak bazen güç olsa da, Batman'in belirttiği tarzda '' free '' bir ilişki bana uymaz örneğin.
Bu tarzda bir yaklaşımla kendimi güvende hissetmezdim.

Ben, bana duyulan sevgiden ve saygıdan adım kadar emin olmak isterdim. Ki bunun içinde başka kölelere, sevgiliye vs. sahip olmak, beni canı istemezse iplememek gibi öğeler olursa, Efendi falan dinlemem, ben azat ederdim zat-ı muhteremi. Bensizken, istediği yerde, istediği kişiyle , istediği kadar '' free '' takılır rahat rahat..
Kavramları iyice sündürdüm, BDSM kavramının altını oydum Taşa tutulmam umarım

Ben sanatçıyım, ilişkimin de derin ve tutkulu olmasından hoşlanırım.
'' free '' ilişkiler bana göre değil :=)))

Ya çok ilginç.. Genelden çok daha muhafazakar bir bakış açım var benim bu BDSM olayına..

Aşkla BDSM 'i harmanlamak bazen güç olsa da, Batman'in belirttiği tarzda '' free '' bir ilişki bana uymaz örneğin.
Bu tarzda bir yaklaşımla kendimi güvende hissetmezdim.

Ben, bana duyulan sevgiden ve saygıdan adım kadar emin olmak isterdim. Ki bunun içinde başka kölelere, sevgiliye vs. sahip olmak, beni canı istemezse iplememek gibi öğeler olursa, Efendi falan dinlemem, ben azat ederdim zat-ı muhteremi. Bensizken, istediği yerde, istediği kişiyle , istediği kadar '' free '' takılır rahat rahat..
Kavramları iyice sündürdüm, BDSM kavramının altını oydum Taşa tutulmam umarım

Ben sanatçıyım, ilişkimin de derin ve tutkulu olmasından hoşlanırım.
'' free '' ilişkiler bana göre değil :=)))

Ya çok ilginç.. Genelden çok daha muhafazakar bir bakış açım var benim bu BDSM olayına..

Yok yok Bettie, hiç birşeyin altını oymadın. Taşa tutulmazsın
Lakin daha kötü bir şey yptın. 4558 kez belirttiğim bir görüşümü 4559 umce kez belirtme fırsatı verdin. BDSM iki kişi arasında olan bir şeydir. BDSM ciler diye bir topluluk yoktur. Örneğin bir ülkede futbol milli takımı vadır ama BDSM milli takımı yoktur gibi. Haa ortak zevk paydası BDSM olan kişiler vardır elbette.

Dolayısı ile o iki kişi BDSM nasıl yaşamak istiyorlarsa öyle yaşarlar. Yaşadıklarına da kişilikleri damgasını vurur doğal olarak. Dolayısı ile muhafazakar kişi BDSM ilişkiye muhafazakar bir sos ilave eder, free takılan free bir sos. Her ikisi de BDSM in temelini değiştirmez. Nasıl tatlı sos ile acı sos bir arada olmaz ise muhafazakar ile free de birlikte olmaz.