"Unutma hakiki erkek, yüzlerce erkekten meydana gelir. Zaten bir zaman sonra, yüzlerce erkeğin sana verdiğini, bir tek erkekten beklemeyecek kadar olgunlaşmış olacaksın sen de... Bence bu durumun tadını çıkarmalısın. Bir kadının aradığı o bir tek erkek, her zaman için hayali bir varlıktır. Hiç olmamıştır. Bir erkek, birçok erkekten meydana gelir. O da yalnızca bir tasavvurdur. Beyhude bir tasavvur! Anlayacağın, erkek diye bir şey yoktur bulut bakışlı kızım. Erkeklik yalnızca bir durumdur. Bir kişinin varlığıyla değil, ancak bir çoğunun varlığıyla sağlanabilecek olan ümitsiz bir durum! Her erkekte, aradığın erkeğin yalnızca bir parçasını bulursun. Gerçek bir kadın için, gerçek bir erkek Allah gibidir, her yerdedir ve hiçbir yerdedir. Aşk da budur zaten! Başka bir şey değil. Aramaktan vazgeç, demiyorum, bulmaktan vazgeç melek-oklu kızım!"
Üç Aynalı Kırk Oda, Murathan Mungan
"..."l" treni pencerenin önünden geçiyordu. Durak pencerenin önündeydi. Tam önümde. Odanın tamamı trenin ışığı ile aydınlanıyordu. Ve bir tren dolusu yüz geçiyordu önümden. Korkunç yüzler: Fahişeler, orangutanlar, deyyuslar, kaçıklar, katiller, efendilerim. Sonra tren yavaşça hareket ediyordu ve oda bir kez daha karanlığa gömülüyordu bir sonraki tren dolusu yüzlere kadar, ki her seferinde beklediğimden çabuk geliyordu. İki şişe şarap almakla ne iyi etmiştim."
Pis Moruğun Notları, Charles Bukowski
"..."l" treni pencerenin önünden geçiyordu. Durak pencerenin önündeydi. Tam önümde. Odanın tamamı trenin ışığı ile aydınlanıyordu. Ve bir tren dolusu yüz geçiyordu önümden. Korkunç yüzler: Fahişeler, orangutanlar, deyyuslar, kaçıklar, katiller, efendilerim. Sonra tren yavaşça hareket ediyordu ve oda bir kez daha karanlığa gömülüyordu bir sonraki tren dolusu yüzlere kadar, ki her seferinde beklediğimden çabuk geliyordu. İki şişe şarap almakla ne iyi etmiştim."
Pis Moruğun Notları, Charles Bukowski
----KAFAM KIYAK---
en bağlayıcı emek
kutsanmış bir bayrak altında
iki yakanı bir araya getirmeye
çalışmaktır.
başkalarıyla
niyet benzerliği
aptalı
kaşiften ayırır.
bunu herhangi bir
bilardo salonunda,
hipodromda,
barda, üniversitede
ya da kodeste öğrenebilirsin.
insanlar yağmurdan kaçar
ama su dolu küvetlerde
otururlar.
milyonlarca insanın
hidrojen bombasından korkması
epey kasvetli
ancak
zaten yaşamıyorlar ki.
yine de para kazanmaya
kadın kapmaya
mantıklı davranmaya çalışmayı
bırakmıyorlar.
ve sonunda Büyük Barmen
olanca beyazlığı ve saflığı
gücü kuvveti ve gizemiyle öne eğilip
yeterince içtin, der,
tam da keyif almaya başladığında.
Charles Bukowski
- 44 Forumlar
- 5,453 Konular
- 75.2 K Gönderiler
- 1 Çevrimiçi
- 9,004 Üyeler