Sararmış bir çaydanlık almış demini ocakta
Kokusu kalmış yanmış mumun benzi sararmış duvarlarımda
Ay kararmış, gece zifre bulanmış yalandan
Yalandan da olsa olmuş vakit, birşeyler yaşanmış vakti zamanında...

Bu gece yalanda olsa ne olur, ne olur ters yöne işlese akrep yelkovan
Zaman ardına baksa son bir defa...
Öylesine dön bana, yalan da olsa yalandan yasla başını son kez omuzuma,
Sinsin kokun üzerime, korkularının inadına aşk şurubunu akıt kalbime...

Yalan da olsa, son kez söyle:
Seviyorum de, aşkın kaderim de, silemedim de; iste, ömrümü iste

Yalan da olsa söyle:
Sen benim canımsın de, eskisi gibi öp beni dudaklarımdan
Tut ellerimi yalandan, ve aşkı hecele...

Kuruyan dudaklarını ıslatayım parmaklarımla
Sen şarkılar mırıldan, ben içimde çırpınan kuşu salayım ölmeden önce
Kanayan yaralarıma son bir kez dokun sevginle
Yaş dolsun gözlerin yalandan, ağlayalım yana yana karanlık sehere varmadan,
Unuturum ağladığını vurmam yüzene utanma; ben bu kederle, ben bu kaderle zaten çıkmam ki sabaha...

Gel işte son bir defa...
Çocuk gibi hayaller kurdurup, bırakma beni böyle ortada
Bir kerede sönmesin yalnızlık rüzgarından ve karanlıklarına gömmesin herşeyi
Mumları yak son bir defa, aydınlansın gönül evim...

Yırtsın geceyi yalnızlığımız
Umut teknesi garibin, belki bu dünyadan gidince kalmaz ayrılığımız
Hayıflanmadan veririm canımı gelse şu an Azrail,
Ölümü seçtiğim için, sen şimdi bana dersin ki cahil

Ne olur, yalanda olsa son bir defa... Bir kere uğra ulan, bir kere uğra
Gelsen de gelmesen de buradayım... Sana değilse yine içerim ayrılığa...
Ve Mustakbel eşim yanlızlıklıkla başbaşa...