Okuduğum bir gazete yazısını paylaşıyorum. Yine kendi çabalarımla bulabildiğim bu kafede görev alan travesti müdür ve birkaç uygulamanın resmini paylaşımınıza sunar ve en kısa sürede bir sebeple gidip görmenizi öneririm. Olur da yakınlarda giden olursa mutlaka resmedip paylaşsın bizlerle yaşadıklarını.

Sado-mazo lokantada hem yemek hem dayak

New York'un yeni Fransız cafesi La Nouvelle Justine..

Lateks korseli, jartiyerli garson kız ‘Maitresse soslu magret de canard'ınızı servis yaparken, yan masadaki bir hanım yavaşça yerinden kalkıyor. Belden yurakısı çıplak, daracık deri bir şort giymiş olan (boğazı köpek tasmalı) garson, elinden tutarak lokantanın orta yerine kadar müşteriye eşlik ediyor. Kadını bileklerinden ortadaki ağaç direğe kelepçeliyor. Uzun eteğini kaldırıp biraz okşadıktan sonra, elindeki kamçıyla kan çıkarana kadar dövüyor.

Kimi müşteriler bu manzaraya fazla dikkat etmeksizin, şefin spesyalitesi (iğne topuklu çukulata ayakkabı içinde meyve salatası) veya Ölüsevici tatlısını (cin ve rom soslu kaymaklı dondurma) kaşıklamaya devam ediyor. Kimileri de, kamçı her indiğinde alkışlayıp ıslıklıyor. 40 yaşlarındaki mazoşist kadın ise, dayak yedikçe kıvranıyor, gözlerinden yaşlar geliyor ve zaman zaman, masada oturan erkek arkadaşına dönerek öpücük gönderiyor.

Garson kız yaklaşıp size de soruyor : ‘Siz ekstra birşey alır mıydınız?' Size mönüyü uzatıyor. Kamçı, tasmayla gezdirme, ayak fetişizmi, çocuk muamelesi, herkesin için aşağılama... herşeyin fiyatı beli.

TRAVESTİ MÜDÜR

New York'un en uçuk lokantasının yöneticisi Tally (28) anlatıyor:

‘Müessesemizi en cazip kılan interaktif lokanta oluşu. Fransız mutfağını tadarken, fantezileriniz de gerçek oluyor. Kız arkadaşınızı dövdürmek, köpek gibi yerde yemek, kölenizi kamçılamak... Evet, her gece nöbetçi iki kölemiz var.'

Aman, yer ayırtmadan gitmeyin. 100 kuverlik La Nouvelle Justine hiç boş kalmıyor. Dana İnternational'in en yakın arkadaşı olduğunu söyleyen, aynı şekilde İsrail asıllı muhteşem transseksüel müdür Tally - bir elinde kamçı, diğerinde servis tabağı - anlatmaya devam ediyor :

‘Her kesimden müşterim var. Wall Street'ten siyah kostümlü beyler, sado-mazo kulüplerin müdavimleri, transseksüeller, gay çiftler, tamamen normal çiftler. Tabii ünlüler de geliyor: mesela Nina Hagen, Joan Rivers, Titanic ekibi iyi müşterimiz.'

TEMATİK LOKANTA

‘İlk açıldığımızda, polis ve dini gruplar gözünü bizden ayırmıyordu. Ancak bizde cinsel ilişki yasak, çıplaklık yasak... Zaten belediye başkanımız bu konularda çok hassastır.' Gerçekten de New York belediye başkanı Rudy Giulani fuhuşla mücadele için geçen hafta kentin hemen hemen bütün stiptiz barlarını kapattı. Ancak aynı başkanın, hayır kurumlarına para toplamak için travesti kılığına girdiği de daha unutulmadı.

‘Kadın dernekleriyle de başımız derde girdi. Diz çökmüş, zincirle bağlı seksi iç çamaşırlı bir kadın şeklindeki logomuza kızdılar. Neyse, şimdi New York bize alıştı.'

Şimdi La Nouvelle Justine'e ‘Sado-mazo Disneyland' gözüyle bakılıyor. Hem yemek hem dayak yiyebildiğiniz gibi, çıkarken hediyelik kamçılar, tasmalar, tişörtler de alabiliyorsunuz. Bir ‘gerçek' sado-mazo, New York'un gay mahallesi Chelsea'nin göbeğindeki bu yeni kafeyi ‘rontgenciler ve turistler için eğlence parkı' diye küçümsüyor.

Bu arada, dört ayak üstünde yürüyen, tasmalı, yarı çıplak garson ağzında fatura çıkageliyor. Patron sadık, hesap fena halde tuzlu. Ama siz siz olun, itiraz etmeyin. Adamı burada fena dövüyorlar.