Tutsak
Tutsak, genç bir kadın - günlük hayatın tekdüze temposunda, kendi dünyasında, işi, evi, ailesi ve hayatın rutininde yaşamını sürdürüyor.
Kendi içinde yaşadığı tutkuları, fırtınaları olduğu gibi, çevresine karşı zorunlulukları, ayrıca yürekten yüklendiği - belki de başkalarının angarya olarak gördüğü - gönüllü sorumlulukları olan bir kişi..
Tutsak, adeta değrimen taşlarının arasında ezildiğini hissettiği bir gün, bir sürprizle karşılastı..
Hiç beklemediği bir anda,
Hiç beklemediği bir kişinin,
o'na "efendisi" olabileceğini fark ettirmesi idi bu sürpriz..
Gerçek olabilirmiydi ? Tutsak'in yüreği agzina gelmişti.. Yapabileceği hemen hemen hiçbir şey yoktu..
Heyecan içinde olaylarin gelişmesini beklemek dışında...
Önce, kısa sohbetler ile başladı Efendisi, sukunet icinde iki kişi arasında yaşanacakların özel olacağı ve mutlak güven şartı taşıyacağını hissettirdi Tutsak'a..
Bir süre sonra, yine hic beklemediği bir anda...
Sınırlı şartlarda ve sürede, başbaşa kaldikları bir anda,
şaşılacak bir süratle.... Tutsak'in bileklerini arkasından kelepçeleyiverdi Efendisi...
Tutsak, adeta değrimen taşlarının arasında ezildiğini hissettiği bir gün, bir sürprizle karşılastı..
Hiç beklemediği bir anda,
Hiç beklemediği bir kişinin,
o'na "efendisi" olabileceğini fark ettirmesi idi bu sürpriz..
Gerçek olabilirmiydi ? Tutsak'in yüreği agzina gelmişti.. Yapabileceği hemen hemen hiçbir şey yoktu..
Heyecan içinde olaylarin gelişmesini beklemek dışında...
Önce, kısa sohbetler ile başladı Efendisi, sukunet icinde iki kişi arasında yaşanacakların özel olacağı ve mutlak güven şartı taşıyacağını hissettirdi Tutsak'a..
Bir süre sonra, yine hic beklemediği bir anda...
Sınırlı şartlarda ve sürede, başbaşa kaldikları bir anda,
şaşılacak bir süratle.... Tutsak'in bileklerini arkasından kelepçeleyiverdi Efendisi...
Bileklerini ilk defa kelepce taktığında Efendisi, Tutsak'a ayabileklerini de kelepçeleyip, onu bir hücreye kapatmak istediğini söylemişti..
Hücre değil ama, eşzamanli ayakbileklerini de kelepçelemişti..
Üstelik, ona armağan olarak aldığı yüksek topuklu ayakkabılarını giydirmiş ve...
Bileklerini ilk defa kelepce taktığında Efendisi, Tutsak'a ayabileklerini de kelepçeleyip, onu bir hücreye kapatmak istediğini söylemişti..
Hücre değil ama, eşzamanli ayakbileklerini de kelepçelemişti..
Üstelik, ona armağan olarak aldığı yüksek topuklu ayakkabılarını giydirmiş ve...
Peki ya hücre - Efendisi hep merak etmişti - Tutsak'ın gözünde canlanan neydi ?
Efendisi, Tutsak'ı yönlendiriyor aynı zamanda ondan gelen tepkiler ile düşüncelerini anlamaya çalışıyordu...
Mesela, hücresinde bağlanmış olmak - Tutsak için nasıl bir imaj oluşturuyordu ?
Efendisi, Tutsak'ı yönlendiriyor aynı zamanda ondan gelen tepkiler ile düşüncelerini anlamaya çalışıyordu...
Mesela, hücresinde bağlanmış olmak - Tutsak için nasıl bir imaj oluşturuyordu ?
belki de biraz daha "hareket" imkani ??
Efendisi, Tutsak'ı yönlendiriyor aynı zamanda ondan gelen tepkiler ile düşüncelerini anlamaya çalışıyordu...
Mesela, hücresinde bağlanmış olmak - Tutsak için nasıl bir imaj oluşturuyordu ?
belki de biraz daha "hareket" imkani ??
veya sınırlı hareket ve gözlendiğini bilerek beklemek ?
Tutsak, Efendisine - özellikle bileklerine kelepçeler takılırken - kendisine dokunmasindan çok hoşlandığını hissettirmişti..
Yani, edilgen hale gelmek ve Efendisinin tenini dokunuşlar ile hissetmek
Tutsak, Efendisine - özellikle bileklerine kelepçeler takılırken - kendisine dokunmasindan çok hoşlandığını hissettirmişti..
Yani, edilgen hale gelmek ve Efendisinin tenini dokunuşlar ile hissetmek
Belki de Tutsak'in hayalinde "farklı dokunuşlar" vardi - ama söyleyemiyor ve bekliyordu ??
Belki de içinden geçenler arasinda, Efendisini tahrik etmek ve kendi yaşadığı ihtiras fırtınalarını ona yaşatmak istiyor du..
- 44 Forumlar
- 5,452 Konular
- 75.2 K Gönderiler
- 0 Çevrimiçi
- 8,981 Üyeler